Seninle fısıldaşmak
Tedirgin eden hayatın mutlu molası
Varsın mutluluğun uğultusu vursun kulaklarımıza
Yaşamak
Bizim için yürek ağlatan dizelere dönüşsün
Nadasa bırakılan bahçeler
Duygu meyveleri versin artık yüreklere
Kalbimize ekelim aşkın güllerini
Ruhumuzun şahikalarında
Umutlarımız filizlensin
Bir gün
Beni görmek isterse kalbin
Dizelerde saklıyım orada ara beni
Özlerse duyguların
Fısıltılarımla gider hasretini
Bir gün
Kopup gitmek istersen benden
Eylül ayında terk et beni
Akşamüstü
Hafif yağmurlu bir günü seç
Ağlarım hiç çekinmeden
Nasılsa yağmura karışır gözyaşlarım
Akşam karanlığı
Kimse görmez gözlerimdeki sağanağı
Yokluğu yaşamadan layık olamayız bu aşka
Mevlana’nın Şems’te bulduğunu
Senin benliğinde bulurum
Güneşin aniden çıktığı kış günlerinde
Gün ışığına çıkan umuttur varlığın
Geçte olsa buldum seni
Dayanamam artık kaybetmeye
Cennet edebiyet vaat eder
En çok bu yönünü sevdim cennetin
Seninle edebiyette buluşmak isterim
Melekler sağanak sağanak gülümsesin maveradan
Yakamıza edebiyetin çiçeklerini taksın
Onların kanatlarıyla ulaşayım sana
Asıl edebi diyarda kavuşmalıyız
Geçtim bu dünyadan
Kavuşumuz öte dünya olsun